Kuzey Avrupa’nın en güzel ve popüler kentlerinden olan Danimarka‘nın başkenti Kopenhag, 2-3 günlük keyifli bir seyahat yapabileceğiniz Avrupa’nın en modern, gelişmiş kentlerinden.Sahip olduğu birbirinden güzel cadde ve meydanları, tarihi yapıları ve yeşil alanları ile Kopenhag gezilecek yerler listesinde her yaştan ve tarzdan gezgine hitap edebilecek birçok yer var. Danimarka’nın bu güzel şehrinde gezip görülecek tüm popüler yerler hakkında yazı boyunca bilgiler paylaşacağım ama öncesinde bunlara dikkat;Yapılacak şeyler: Şehirdeki en popüler turlardan bazılarına gezi öncesinde kayıt olarak rahat edebilirsiniz: Ved Stranden veya Nyhavn’dan Kanal Gezisi ve Tivoli Bahçeleri Hızlı Giriş Bileti adlı turlara mutlaka göz atın.Taş çağından ve Vikinglerden bu yana kullanılan şehir resmi olarak ilk kez 1020 yıllarında kayıtlara geçmiştir.Yılın büyük bir dönemi soğuk olan Kopenhag’a seyahat için en uygun dönem, daha rahat gezilebilmesi adına yaz aylarıdır.Daha sakin bir dönem tercih ederseniz, seyahatinizi eylül için de planlayabilirsiniz. Şehrin hemen her bölgesini rahatlıkla gezip kuzey kültürünü yeterince tanımak isterseniz şehir için 3 veya 4 gününüzü ayırmanız gezi planınız için uygun olacaktır. Kentin tek havalimanı olan Kopenhag Kastrup Havaalanı şehir merkezine 12 km mesafede yer alıyor. 3 terminale sahip olan havaalanında bu terminaller arasında ücretsiz otobüslerle ulaşım sağlanabiliyor.

Kopenhag’da Mutlaka Gezilecek Yerler

Danimarka’nın başkenti olan Kopenhag; kuzey kültürünü adım adım hissedeceğiniz sokakları, tarihi ve kendine özgü dokusu ile farklı bir dünyanın kapılarını aralar. İşte Kopenhag’dan görmeden dönmemeniz gereken birkaç yer:

Küçük Deniz Kızı Heykeli

Kopenhag gezilecek yerler listelerinin vazgeçilmezi konumundaki Küçük Deniz Kızı Heykeli, Edvard Eriksen tarafından bronz ve granit malzeme kullanılarak 1913 yılında yaratılmış.Heykel, bira imalatçısı Carl Jacobsen’in Andersen’in masalından ilham alınarak sahnelenen bir bale gösteriminden etkilenmesi sonucunda yapılmaya başlanmış.Yapım aşamasında poz vermesi için balet Ellen Price ikna edilemeyince, heykeltıraş eşi Eline Eriksen’den yardım almak durumunda kalmış.Kopenhag tatiliniz sırasında Jacobsen’in Danimarka halkına hediye ettiği orijinal heykelin dışında bir de “genetiği oynanmış” versiyonunu görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Bjorn Nørgaard’ın imzasını taşıyan bu çalışma post-modern toplumla dalga geçmek amacıyla üretilmiş.Ben heykeli görmeden önce beklentimi minimumda tutmuştum. Heykeli ziyaret ettiğimde de düşük beklentime rağmen yine de hayal kırıklığına uğradım çünkü hem heykelin bulunduğu konum biraz uzak hem de ikonik simge olması dışında pek bir esprisi yok, yine de pazarlama başarısı olarak takdir etmek lazım.Dediğim gibi konum olarak heykel biraz uzakta bulunuyor. Dilerseniz bizim gibi bölgeye belediye otobüsleri ile gidebilir dönüşte de yürüyerek merkeze ulaşabilirsiniz.Bunun dışında şehir genelinde hizmet veren hop on hop off üstü açık turistik otobüslerin heykele yakın durağı var.Son olarak, eğer heykele gitmek istemezseniz aklınızda olsun, Kopenhag’daki tekne turlarına katılırsanız heykele özellikle uğruyorlar. Belki heykel ile düzgün fotoğrafınız olmaz ama en azından hiç uğraşmadan kentin bu ünlü simgesini rahatça görmüş olursunuz.

National Museum

Frederiksholms Kanalı’nın kıyısına 1743-1744 yılları arasında inşa edilen The Prince’s Palace bünyesinde faaliyetlerini sürdüren National Museum, 1849 yılında kurulmuş.Rokoko stile sahip sarayda Taş Devri’nden modern zamanlara kadar geniş bir süreçte Danimarka tarihine ilişkin bilgiler veren zengin bir koleksiyon sizleri bekliyor.Klasik Danimarka ve Yakın Doğu antikalarının yanı sıra farklı dönemlerde kullanılan bozuk paralar ile madalyalar, bu koleksiyonun en değerli parçalarını oluşturuyor.Danimarka Ulusal Müzesi’nde ayrıca 1890’dan beri hiçbir değişiklik yapılmadan korunan Viktorya stili Klunkehjemmet’i de ziyaret edebilirsiniz.Ziyaretçilere çeşitli tur seçeneklerinin sunulduğu kültürel tesiste çocuklara yönelik oyuncak müzesi ve smørrebrød gibi yerel mutfağın klasikleri haline gelmiş tariflerin tadına bakabileceğiniz bir restoran bulunuyor.

Strøget Caddesi

Kentin en önemli alışveriş bölgesi konumundaki Strøget Caddesi, Belediye Sarayı ile Charlottenburg Akademisi’nin bulunduğu meydanı birbirine bağlıyor.1,1 kilometre uzunluğundaki cadde, araç trafiğine kapalı olduğu için alışveriş tutkunlarına oldukça güvenli bir ortamda keyifli saatler geçirme ayrıcalığı sunuyor.Lakabı gerçek adının önüne geçen yaya yolu üzerinde Prada, Max Mara, Hermès gibi lüks markaları H&M, Zara gibi ekonomik seçeneklerle bir arada bulabilirsiniz.Hatta tasarım harikası ürünleri portföyünde barındıran The Flying Tiger ve ucuz alışverişin kentteki öncüsü Monki‘yi de tercih edebilirsiniz.Akrobatların, ilizyonistlerin ve müzisyenlerin gün boyunca performanslarını sergileyerek renk kattıkları cadde üzerinde alışveriş mekânlarının yanı sıra birçok ilgi çekici yapı da sizleri bekliyor.Kraliyet düğünlerinin gerçekleştirildiği Church of Our Lady, Stork Çeşmesi, Danimarka Kraliyet Tiyatrosu; cadde ve çevresinde ziyaret edebileceğiniz yapılardan bazıları.Aklınızda bulunsun, akşama doğru dükkanlar bir bir kapanıyor. Şehrin en popüler caddesinde, hava karardıktan sonra bizde olduğu gibi hareketli bir yaşantı beklemeyin. Yalnızca belirli sayıda dükkan ve pub vb açık oluyor.

Rundetaarn

Avrupa’nın en eski gözlemevi unvanının sahibi Rundetaarn, Danimarka Kralı IV. Christian’ın emri doğrultusunda 17. yüzyılın başında inşa edilmiş.Kralın yapıyı inşa ettirmek istemesindeki sebeplerin başında 1601 yılında vefat eden ve astronomi alanında gerçekleştirdiği çalışmalarla ülkeyi diğer Avrupa ülkelerinden çok daha ileri seviyeye taşıyan Tycho Brahe’nin araştırmalarının sürdürülmesini istemesi geliyormuş.Günümüzde kule, profesyonel gökbilimciler tarafından kullanılmıyor. Ancak astronomiye merak duyan amatörlerin ve turistlerin gözlem yapmalarına izin veriliyor.36 metre yüksekliğindeki yapının eskiden kütüphane olarak kullanılan salonunda sanat, kültür, tarih ve bilim temalı sergiler düzenleniyor. Eğer liman bölgesinin manzarasını izlemek isterseniz merdivenleri kullanarak seyir terasına çıkabilirsiniz.Eğer Kopenhag manzarasını seyretmek isteseniz burası doğru adres. Üstelik Avrupa’daki benzerlerine nazaran buraya çıkmak oldukça kolay.Kulede asansör yok lakin neredeyse en tepeye kadar sarmal çok geniş bir yol var. Sadece en üst kısımda ufak bir bölümde dar merdiven var. Manzara ise oldukça güzel. Fırsatınız olursa mutlaka çıkın.

Rosenborg Castle

Kral IV. Christian’ın 17. yüzyılın başlarında inşa ettirdiği bir diğer yapı olan Rosenborg Castle, Danimarka’nın en eski kraliyet bahçesi King’s Garden’ın içerisinde yer alıyor.O dönem ülkeye hâkim olan Felemenk Rönesans stiline uygun olarak tasarlanan saray, kraliyet sanat hazinesine ev sahipliği yapıyor.Yapının en dikkat çekici kısmını, duvarları Danimarka ile İsveç arasındaki savaşların anısına yapılan halılarla süslü Şövalyeler Salonu oluşturuyor.Sarayda düzenlenen turlara katılırsanız ana koleksiyonun dışında kralın özel çalışma odasını ve banyosunu, eski hanedan üyelerinin balmumundan yapılmış heykellerini inceleme fırsatı bulabilirsiniz.Sarayın içerisindeki müze bölümünde kraliyet mücevherlerine ek olarak Flora Danica’nın enfes botanik çalışmaları ve dünyanın en güzel Venedik cam koleksiyonu da sergileniyor.

Christiania Bölgesi

Kopenhag gezilecek yerler listesine alınabilecek en sıra dışı yer olan Christiana Bölgesi, bir grup hippinin terk edilmiş askeri barakalara 1971 yılında yerleşmesi sonucunda kurulmuş.Sayısı giderek artan topluluk, hiçbir toplumsal kurala bağlı kalmadan yaşamayı sürdürürken esrar satışı yapmaya da devam etmiş. Tabii bu durum beraberinde Danimarka hükumeti ile sürtüşmeyi de beraberinde getirmiş. Ancak 40 yıl süren bu olumsuz durum, 2012 yılında aşılmış ve bölgeye özgür şehir statüsü verilmiş.Christiana’ya gelenleri “Avrupa Birliği toprakları dışı” yazısı karşılıyor. Kentteki diğer yerleşimlere göre güvenlik seviyesi daha düşük olan bölgeyi isterseniz tek başınıza ya da yazın düzenlenen turlara katılarak gezebilirsiniz.Çeşitli sanatsal ve kültürel aktivitelerin düzenlendiği bölgede sanat galerilerini ziyaret ederek vakit geçirebilir, uygun fiyatlı el yapımı ürünler satın alabilirsiniz. Karnınız acıktığındaysa Spiseloppen‘de yemek yiyebilirsiniz.Sigara olarak ya da gramla esrar satışının devam ettiği Christiana’da kurallar tıpkı Amsterdam gibi oldukça sıkı ve kullanımına sadece bölge sınırları içerisinde izin veriliyor. Bölgeyi gezmeye başlamadan önce ana kapıya asılan kuralları okumanızı şiddetle tavsiye ederim.Aklınızda olsun bölgede gezerken fotoğraf ve video çekmek kesinlikle yasak. Kaçak vb çekerseniz ve yakalanırsanız ciddi tepki ile karşılaşabilirsiniz. Biz bölgeye tam adımımızı attık ve polis baskını oldu.Her köşe başında uyuşturucu madde satış yapanlar bir anda kayboldu. Bizim için farklı ve eğlenceli bir aksiyon oldu ama bu tip konularda hassasiyetiniz varsa bölgede biraz dolaşıp çıkabilirsiniz. Ulaşım için en kolay yol belediye otobüslerini kullanmak.

SMK – The National Gallery of Denmark

Ülkenin en büyük sanat müzesi konumundaki SMK – The National Gallery of Denmark, Danimarkalı sanatçılar tarafından yaratılmış eserlerin korunması, toplanması ve sergilenmesi amacıyla 1896’da kurulmuş.Bünyesinde 9 binden fazla heykel ve tablo ile 24 binin üzerinde kâğıda basılı eser barındıran müzede çalışmalarını inceleme olanağı bulacağınız şahsiyetler sadece sanat tarihinin önemli isimlerinden ibaret değil. Zira müzenin sergi salonlarında çağdaş sanat akımına uygun eserler üretenler ile yükselen yıldızlara da yer veriliyor.Dünyanın en iyi Matisse koleksiyonlarından birine sahip müze, 1889-1896 yılları arasında Vilhelm Dahlerup ve G.E.W. Møller tarafından tasarlanmış tarihi bir binada faaliyet gösteriyor. Sanat tutkunu olmasanız bile İtalyan Rönesans stilinde inşa edilmiş zarif binasını görmek için müzeye zaman ayırabilirsiniz.

Ny Carlsberg Glyptotek

Küçük Deniz Kızı Heykeli’nin yaratılmasında da payı olan Carl Jacobsen tarafından 1888 yılında kurulan Ny Carlsberg Glyptotek, antik ve modern dönemlere ait sanat eserlerini eşine az rastlanır bir ortamda ziyaretçileriyle buluşturuyor.Müze, Modern Bölüm ve Antika Departmanı adlı iki farklı kısımdan oluşuyor. Antik eserlerin sergilendiği kısımda Mısır, Yunan, Etrüsk ve Roma sanatı ön planda tutuluyor.Modern Bölüm’de ise 19. ve 20. yüzyıl Danimarka, Fransız tabloları ile heykelleri sergileniyor. Bu bölümü ziyaret ederek ayrıca Rodin’e ait 35 heykeli de inceleme olanağına kavuşabilirsiniz.Kültürel tesis, kalıcı koleksiyonu dışında geçici sergileri de sanatseverlerle buluşturuyor. Eğer müze gezintiniz sırasında dinlenme ihtiyacı hissederseniz, göz alıcı güzellikteki kış bahçesine geçip Café Glyptotek’te oturabilirsiniz.

Copenhagen Zoo

264 türden 3 bine yakın canlının barındırıldığı Copenhagen Zoo, Zealand Adası’ndaki Frederiksberg komününe gelen ziyaretçilerin keyif dolu saatler geçirmelerine yardımcı oluyor.1859 yılında açılışı yapılan hayvanat bahçesindeki 1.500 metrekarelik yağmur ormanı temalı bölümde çeşitli kuş türleri, yılanlar, timsahlar, cüce geyikler ve kelebekler yaşamlarını sürdürüyor.Norman Foster’ın tasarladığı yeni fil evi 2008’de ziyarete açılan tesiste, Kutup Halkası isimli bölümde Kuzey Atlantik kuşlarının, fokların ve kutup ayılarının hem su altında hem de karada nasıl hareket ettiklerini gözlemleyebilirsiniz.Kopenhag Hayvanat Bahçesi bünyesinde çocuklar için kurulan bölümde ise ziyaretçiler, Afrika cüce keçilerini besleyip eğitmenler gözetiminde at binerek farklı bir deneyim yaşıyor.

Opera Binası

Holmen Adası üzerinde yükselen Opera Binası, 2001-2004 yılları arasında 500 milyon Amerikan Doları bütçeyle inşa edilmiş. A.P. Møller ve Chastine McKinney Møller Vakfı’nın Danimarka halkına armağan ettiği kültürel tesisin açılışı ise 2005 yılında yapılmış.41 bin metrekarelik alanı kaplayan gösterişli yapının inşası sırasında güney cephesi Almanya’dan getirtilen kireç taşı ile kaplanmış. Fuayenin görünümünü zenginleştirmek içinse Perlatino mermeri kullanılmış.Henning Larsen’in tasarladığı opera binasının iç dekorasyonunun tamamlanmasında Per Kirkeby ve Olafur Eliasson’un da aralarında olduğu birkaç Danimarkalı sanatçı katkıda bulunmuş.Ana salonu 1.400 izleyici kapasitesine sahip yapı, opera ve bale performansları dışında Red Bull’un yamaç dalışı serisi gibi heyecan tutkunu bireylerin ilgisini çeken organizasyonlara da ev sahipliği yapıyor.Eğer bu tip yapılara karşı ilginiz varsa ama seyahat boyunca yeterli zamanınız yoksa üzülmeyin. Tıpkı Küçük Deniz Kızı Heykeli’nde olduğu gibi Kopenhag’daki tekne turları bu binayı da görecek bir rotada ilerliyor. Tekne turu boyunca yapıyı görebilirsiniz.

Louisiana Museum of Modern Art

Sanatseverlerin Kopenhag gezilecek yerler listelerine alabilecekleri bir diğer mekân olan Louisiana Museum of Modern Art, Zealand Adası’nın kuzey sahilinde yer alıyor. Son yıllarda adından sıkça söz ettiren kültürel tesis, 1958 yılında Knud W. Jensen tarafından kurulmuş.Müzede kaliteden ödün vermemek için her yıl belirli sayıda modern ve çağdaş sanat etkinliği düzenleniyor. Açıldığı tarihten bu yana farklı ülkelerden birçok önemli ismin çalışmalarına yer veren müzede sergilenen koleksiyonlar, sonraki dönemlerde katalog haline getirilerek Louisiana Revy adıyla yayınlanıyor.Louisiana Modern Sanat Müzesi’nde film gösterimleri ve konserler de düzenleniyor. Kalıcı sergilerin tamamı müze binasının içerisinde ziyaretçilerin beğenisine sunulurken heykeller zengin bitki örtüsü ile çevrili parkta sergileniyor. Yaz aylarında dileyen konuklar parktaki plajdan denize girebiliyor.

Open Air Museum

86 dönümlük alana yayılan Open Air Museum ya da diğer adıyla Frilandsmuseet, kurulduğu 1897 yılından beri ziyaretçilerine Danimarka kırsalında yaşayan toplulukların gündelik hayatları hakkında değerli bilgiler sunuyor.Açık hava müzesinde, 1650-1950 yılları arasında çeşitli yerlerde inşa edilip, buraya taşınan 100’ün üzerinde bina bulunuyor. Bu yapıların büyük kısmı Danimarka’nın çeşitli yerlerine aitken küçük bir bölümü Faroe Adaları, Kuzey Almanya, Güney İsveç gibi daha önce ülke sınırları içerisinde olan bölgelerden izler taşıyor.Farklı tipte bitki ve çiçeklerin ekili olduğu 25 bahçe ile çevrili köyde yılın belirli dönemlerinde eğitim programları düzenleniyor. Ayrıca interaktif gösterilerle ziyaretçilerin hem bilgi dağarcıklarının gelişmesi hem de keyif dolu saatler geçirmeleri amaçlanıyor.

Frederik Kilisesi

Yeşil renkli bakır kubbesi ile etkileyici bir görünüm sergileyen Frederik Kilisesi, oldukça uzun süren inşa sürecinin ardından hizmet vermeye başlamış.Mermer Kilise adıyla da anılan dini yapı, Frederiksstaden semtinin kurulmasına ilişkin projenin bir parçasıymış. Hatta temel taşını 1749 yılında Kral V. Frederik bizzat yerleştirmiş.1754’te Nicolai Eigtved’in ölümü üzerine proje, Fransız Mimar Jardin’e emanet edilmiş. Bu aşamanın ardından planlarında birçok değişiklik yapılan kilise ancak 1800’lü yılların sonunda tamamlanabilmiş. Açılışı ise 1894 yılında gerçekleştirilmiş.Zemin katında teologları ve din adamlarını tasvir eden bir dizi heykel bulunan kilise, atmosferi nedeniyle sık sık evlilik törenlerine ev sahipliği yapıyor. Gezginlerse yapıya kubbesinden izlenebilen eşsiz manzara için ilgi gösteriyor.

Church of Our Lady

1807’de İngilizler tarafından bombalanan ve kullanılamayacak hale gelen Church of Our Lady, günümüzdeki şeklini C.F. Hansen’in tasarımına bağlı kalınarak gerçekleştirilen yeniden inşa süreci sonucunda elde etmiş.Neo-Klasik tarzda inşa edilen dini yapının tüm bölümlerinde sadelik ön plana çıkıyor.Kilisenin ibadet bölümünde Bertel Thorvaldsen’in imzasını taşıyan, Hz. İsa ve havarilerini tasvir eden heykelleri görebilirsiniz. Danimarka tarihine geçmiş ve kraliyet ailesinin başrolünde olduğu birçok olaya şahit olması, kiliseye ilgiyi biraz daha artırıyor.

City Hall Square

Popüler alışveriş caddesi Strøget’in başlangıç noktası konumundaki City Hall Square, siyasi nedenlerle yapılan gösterilerden sportif başarılar nedeniyle gerçekleştirilen kutlamalara, konserlerden açık hava sergilerine kadar yıl boyunca birçok etkinliğe sahne oluyor.Meydan çevresinde çok fazla bina bulunmuyor. Ancak mevcut yapılar, mimari açıdan oldukça zengin özellikleri bünyelerinde barındırıyor.Henry Luckow-Nielsen tarafından yapılan ve 1965’te yerleştirilen Hans Christian Andersen heykelinin renk kattığı meydandaki en önemli yapı, sizin de kolayca anlayabileceğiniz üzere adını aldığı Belediye Binası.Girişinde Jens Olsen tarafından üretilen Dünya Saati’nin sergilendiği yapının kulelerinden tüm kenti kuşbakışı izleyebilirsiniz. Belediye Binası Meydanı’na gelen gezginlerin zaman ayırdıkları diğer mekânsa eğlence ve huzur dolu Tivoli Bahçeleri.

Bakken Amusement Park

Daha fazla eğlence için Tivoli Bahçeleri’ne ek olarak Bakken Amusement Park‘ı da Kopenhag gezilecek yerler listenize dâhil edebilirsiniz. Dyrehaven semtinde yer alan eğlence parkı, 1583 yılında açılmış.Kent merkezinden otobüsle yalnızca 10 dakika ulaşılabilecek bir mesafede faaliyet göstermesine rağmen tesis, son derece farklı atmosfere sahip. Yemyeşil arazisi içerisinde 400 yaşında ağaçlar ve serbestçe dolaşan 2 bine yakın geyik bulunuyor.Dünyanın en eski eğlence parkı olarak anılan Dyrehavsbakken, 32 oyuncağı aracılığıyla her yaştan bireye eğlence dolu anlar yaşatıyor. Girişin ücretsiz olduğu parkta bu oyuncaklara binmek isteyen gezginlere farklı bilet seçenekleri sunuluyor.

Nyhavn Kanalı

Tur teknelerinin kalkış yaptığı noktalardan biri olan Nyhavn Kanalı, kentin merkezi sayılması nedeniyle gezginlerin hazırladıkları Kopenhag gezilecek yerler listelerinde genelde ilk sıranın sahibi oluyor.Bir zamanlar ticari liman olarak kullanılan kanal, geçirdiği değişim sonucunda elde ettiği sosyal olanaklarla günümüzde yerel halkı ve gezginleri kendisine çekmeyi başarıyor. Yazın gün batımının tadını çıkarabileceğiniz Nyhavn’a Noel zamanı giderseniz, renkli bir atmosferle karşılaşabilirsiniz.Kanal çevresinde dolaşırken birçok eski binayı görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse bölgedeki yapıların en eskisi olan 9 numaralı bina, 1681 yılında inşa edilmiş.20 numarada ise dünyaca ünlü Danimarkalı masal yazarı Hans Christian Andersen yaşamış. Yazar ayrıca farklı sürelerle 67 ve 18 numaralı evlerde de konaklamış.Açık konuşmak gerekirse şehrin bu dünyaca ünlü bölgesinde daha çok zaman geçirmek istemiştim lakin bölge beklediğimden ufak çıktı. Üstelik burası hayal ettiğim gibi Amsterdam’daki benzer yapılar gibi değildi.Yine de rengarenk evler arasında dolaşmak keyifliydi. Zaten Kopenhag’da yapılması gereken şeyler listemizin ilk sıralarında gelen kanal turlarının başlangıç noktası bu eski liman.

Tivoli Bahçeleri

Andersen ve Walt Disney’in defalarca ziyaret ettikleri Tivoli Bahçeleri, 1843 yılında kurulmuş. Belediye Binası’ndan birkaç adım uzaklıktaki bahçeler; egzotik mimarisi, tarihi binaları ve eğlence dolu lunaparkı ile 7’den 70’e tüm ziyaretçilerine keyif dolu saatler vaat ediyor.Friday Rock ve Summer Classical isimli iki geleneksel etkinliğe ev sahipliği yapan Tivoli’nin eğlence dolu içeriği her Perşembe düzenlenen Little Friday ile birlikte biraz daha genişlemiş.Akşamları ışıklandırmanın devreye girmesi ile birlikte bir masal diyarını anımsatan eğlence parkındaki oyuncakların en eskisi, 1914’ten beri kullanımda olan ahşap hız treni.Yemek alanında birçok farklı bölgeye özgü lezzetleri bulabileceğiniz parka son eklenen oyuncak ise sanal gerçeklik özelliğine sahip The Demon.Hız trenine binen eğlence tutkunları, teknolojinin yardımı ile alev saçan ejderhaların olduğu bir diyara doğru yolculuğa çıkıyor.Benim Kopenhag gezilecek yerler listemde en çok keyif aldığım yerlerden birisi bu park oldu. Burayı yalnızca eski bir lunapark gibi düşünmeyin. Oldukça büyük bir lunapark, içerisinde karnaval alanları ve kimi gezginler için daha önemlisi birçok tarzda onlarca kafe ve restoran var.Eğer seyahatinizde yeterli zamanınız varsa ve doyasıya eğlenmek isterseniz en az yarım gün ayırın derim. Yok ben oyuncaklara çok fazla binmeyeceğim park içinde gezip eğleneceğim derseniz de 3-4 saat yeterli olacaktır. Son olarak, park hava karardıktan ışıklandırmaların çalışması ile daha güzel oluyor.

Amalienborg Sarayı

Aynı meydana bakan 4 farklı yapıdan oluşan Amalienborg Sarayı, Mimar Nicolai Eigtved tarafından 1750’li yıllarda tasarlanmış.Rokoko tarzı dış süslemeye sahip görkemli yapı, 1794’te Christiansborg Sarayı’nın yangın sonucu kullanılamaz hale gelmesi üzerine kraliyet ailesinin ikametgâhı konumuna yükselmiş.IX. Christian’ın Sarayı kraliçe, VIII. Frederik’in Sarayı ise tahtın sahibi prens ve prenses tarafından kullanılıyor. Bu yapının gala ve temsil salonu gibi belirli bölümleri, yaz aylarında ziyarete açılıyor.Saat 12.00’da sarayın ön tarafında olursanız ilgi çekici bir ritüel olan muhafız değişimini izleme fırsatı yakalayabilirsiniz. Aynı meydan üzerindeki VIII. Christian’ın Sarayı’nda bulunan müzede ise kraliyet ailesinin yaşam biçimi hakkındaki detayları öğrenebilirsiniz.

Christiansborg Sarayı

Kent merkezi sınırları içerisindeki Slotsholmen Adası üzerinde yükselen Christiansborg Sarayı, 1794 ve 1884’te iki yangın felaketi yaşadıktan sonra günümüzdeki şekliyle 1907-1928 yılları arasında Neo-Barok tarzda inşa edilmiş.Thorvald Jørgensen tarafından tasarlanan sarayın temeli kazılırken Absalon ve Kopenhag kalelerinin kalıntılarına ulaşılmış. Bunun üzerine kalıntıların bulunduğu bölümler sergi alanına dönüştürülerek 1924 yılında halka açılmış.Saray günümüzde kraliyet ailesi tarafından çeşitli etkinlikler için kullanılıyor. Yapının içerisinde ayrıca Danimarka Parlamentosu, Yüksek Mahkeme ve Devlet Bakanlığı faaliyetlerini sürdürüyor.Görkemli sarayın en çok ilgi çeken bölümlerini Büyük Salon ve 106 metre yüksekliğindeki kulesi oluşturuyor. Gezginlerin ziyaretine açık tutulan salonda kraliçeye ait halılar güzellikleriyle birçoklarının beğenisini kazanıyor.Üst kısmından kentin göz alıcı manzarasını izleyebileceğiniz kulede yerel lezzetlerin tadına bakabileceğiniz bir restoran bulunuyor.

Kopenhag’daki Festivaller

Pek çok etkinliğe ev sahipliği yapan şehir, müzik festivalleriyle ön plana çıkmaktadır.

-Copenhell Metal Müzik Festivali (Haziran)
-Distortion (Mayıs)
-CLICK Festival (Mayıs)
-Roskilde Festival (Temmuz)Copenhagen Jazz Festival (Temmuz)

Kopenhag Ne, Nerede Yenir? Kopenhag Yemekleri

İskandinav mutfağının en seçkin lezzetlerini deneyimleyebileceğiniz Kopenhag, özel kahvaltısı ve deniz mahsulleri ile ön plana çıkmaktadır.Kahvaltı, Brunch: Granola, Atelier September, Glyptoket Billund Mutfağı (Smorebrod, medisterpole, frikadeller): Restaurant Kredsegaarden, Grams Laekkerier, Alberto K İskandinav Mutfağı: Marchal, Noma, Studio, Cofoco Deniz Mahsulleri: The Pescatarian, Restauran Leaven, Sticks’n’Sushi İtalyan Mutfağı: Pizzeria Mamemi & Wine Bar, Trattoria SUD, Enomania

Kopenhag’da Ne, Nereden Alınır? Kopenhag Alişveriş

Şehrin en çok bilinen alışveriş noktası Stroget’tir. Trafiğe kapalı olan bu caddede birçok farklı dükkân ve mağazayı bir arada gezebilirsiniz.Ayrıca şehirde ikinci el ve bit pazarı kültürü de oldukça yaygındır. Flea market olarak adlandırılan bu pazarları gezerek, hediyelik olarak oldukça ilginç parçalar bulabilirsiniz.Bunların en ünlüleri ise; Gammel Strand Flea Market, Frederiksberg ve Israel Pads’ta kurulan Flea’dır. Alışveriş merkezi tercih etmek isterseniz, şehrin en sık tercih edilen ünlü alışveriş merkezleri ise; Fisketorvet AVM (Copenhagen Mall), Fields ve Waterfront AVM’dir.

Kopenhag’da Gece Hayatı

Hemen her kesime uygun bir eğlence anlayışının yer aldığı Kopenhag, gece hayatı konusunda da oldukça hareketli bir şehirdir.Ayrıca şehirde öğrenci nüfusunun yoğun olması eğlence kültürünü geliştiren sebeplerden birisidir. Indre By isimli bölgede hem hareketli hem de sakin eğlence anlayışına yönelik birçok mekânı bir arada bulabilirsiniz.Müzik konusunda en sık tercih edilen mekanlar ise; elektronik müzik için Culture Box, R&B için Zoo Bar ve manzara ve müziğin harmanlandığı Panama CPH 1’dır.

Kopenhag Ulaşım

Kopenhag Avrupa’nın en gelişmiş şehirlerinden birisidir. Bu nedenle toplu ulaşım kullanarak şehrin her bölgesini 24 saat boyunca rahatlıkla gezebilirsiniz. Otobüs, metro, deniz otobüsü ve tren gibi birçok ulaşım seçeneği mevcuttur. Etkileyici bir mimari, moda, alışveriş, lezzetli yemekler, daha lezzetli biralar ve kuzeyden beklenemeyecek sıcaklıkta yerlileriyle Danimarka’nın başkenti Kopenhag seyahat etmeyi seven herkesin bir ara mutlaka görmesi gereken kentlerden. Aslında şehir yan yana sıralanmış renkli evleri, bu evlerin arasındaki Arnavut kaldırımlı sokakları ve tarihi binalarından çok daha fazlasını vaat ediyor. Son yıllarda moda sektöründe önemli bir yere sahip olmaya başlayan Kopenhag gece hayatı ve eğlence sektörü ile de turistlere çekici geliyor. CPH koduyla tanımlanan Kopenhag Havaalanı’na Türkiye’den THY, AtlasJet ve Antalya’dan Sun Express uçuşları mevcut ve hatta yakınlığı sebebiyle İsveç’in Malmö kentine giden yolcular bile zaman zaman bu havaalanını tercih edebiliyor. Kopenhag Havaalanı şehir merkezi ulaşım seçenekleri ise son derece zengin.

Kopenhag’da Nerede Kalınır? Otel Tavsiyeleri

Turistik rotaların şehir merkezinde yer aldığı Kopenhag’da, merkezde konaklamak oldukça avantajlıdır. Özellikle Inner City bölgesinde seçeceğiniz bir otel geziniz boyunca size fayda sağlayacaktır.Bu otellerden bazıları; Tivoli Bahçeleri’ne yakın olan Raddison Blu Royal Hotel veya Hotel Nimb, Belediye Binası meydanında bulunan Scandic Palace Hotel ve Stroget’de bulunan First Hotel Kong Frederik’tir. Stroget Caddesi de trafiğe kapalı bir alışveriş caddesi olması ve konaklama seçeneklerinin yoğunlukla yer alması sebebleriyle tercih edilebilir.Eğer daha uygun fiyatlı seçenekleri göz önünde bulundurmak isterseniz şehrin hem merkezinde hem de farklı bölgelerinde yer alan ve yurt tarzında hizmet veren hostel seçeneklerini de göz önünde bulundurarak seyahatinizi planlayabilirsiniz. Son seyahatimde konakladığım 3 yıldızlı Comfort Hotel Vesterbro, merkez tren istasyonuna yakın ve şehirdeki diğer otellere nispeten daha ekonomik, güzel bir tesis. Bilgi ve rezervasyon için tıklayın.
Kopenhag’da nerede kalınır? başlıklı yazımda anlattığım gibi Kopenhag’da konaklama yapabileceğiniz en güzel bölgeler: Nyhavn Kanalı, Stroget Caddesi, Tivoli Bahçeleri çevresi ile ekonomik konaklama imkanı sunan Verterbro.

Copenhagen Marriott Hotel

Haritada gösterŞehir merkezi 1000 m mesafedeJens Olsen’s World Clock 400 m mesafede, Ny Carlsberg Glyptotek ve otobüs durağının yakınında konumlanmış olan otel, konukların hizmetine sunulan 402 odaya ve Akdeniz mutfağının servis edildiği ızgara restoranına sahiptir.

Profilhotels Richmond

Haritada gösterŞehir merkezi 600 m mesafedeSats Scala 500 m mesafede, Kopenhag Merkez semtinde Strøget yakınında bulunan bu büyüleyici tesis, özel yüzme havuzuna sahiptir.

Imperial Hotel

Haritada gösterŞehir merkezi 700 m mesafedeTycho Brahe Planetaryumu 300 m mesafede, Gurme restoranı ve panoramik manzaralar sunan otel, Danish Design Museum’a sadece 2.3 km uzaklıktadır.

Hotel Alexandra

Haritada gösterŞehir merkezi 400 m mesafedeSats Scala 200 m mesafede, Nyhavn’dan kısa bir yürüyüş uzaklığındaki konaklama tesisi misafirleri lounge tarzı restorana davet eder.

Urban House Copenhagen By Meininger

Haritada gösterŞehir merkezi 900 m mesafedeKopenhag Merkez İstasyonu 200 m mesafede, Islands Brygge’in hemen yakınında ve Nyhavn’dan sadece 1.9 km uzaklıkta bulunan bu otel, bira barına ve özel yüzme havuzuna sahiptir.

Cabinn City

Haritada gösterŞehir merkezi 900 m mesafedeJens Olsen’s World Clock 300 m mesafede, Şehir merkezine 1 km uzaklıkta bulunan bu otel, 352 oda ve özel yüzme havuzu sunmaktadır.

Bedwood Hostel

Haritada gösterŞehir merkezi 1.4 km mesafedeHouse of Amber 400 m mesafede, Şehir merkezinden 20 dakikalık yürüme mesafesinde konumlanan bu benzersiz hostel metro istasyonuna hızlı ulaşım sağlar.

Danhostel Copenhagen City

Haritada gösterŞehir merkezi 900 m mesafedeJens Olsen’s World Clock 300 m mesafede, Şehir merkezinden 10 dakikalık yürüme mesafesinde bulunan bu şık hostel, Københavns Bymuseum’a hızlı erişim sağlar.

Hostel Jorgensen

Haritada gösterŞehir merkezi 700 m mesafedeWorkers Museum 100 m mesafede, Tivoli Bahçeleri’a kolayca ulaşabileceğiniz bu otel, özel bir banyo ile 10 odadan oluşmaktadır.

Copenhagen Downtown Hostel

Haritada gösterŞehir merkezi 400 m mesafedeDanimarka Ulusal Müzesi 200 m mesafede, Københavns Bymuseum’nın hemen yanında bulunan şahane hostel şehrin modern bölgesinde Nørreport metro durağından 450 metre mesafede.

Steel House Copenhagen

Haritada gösterŞehir merkezi 800 m mesafedeTivoli 400 m mesafede, Özel yüzme havuzu ve kapalı restorana sahip olan otel, Kopenhag Merkez semtinde merkezî bir konumda yer almaktadır.

Generator Copenhagen

Haritada gösterŞehir merkezi 900 m mesafedeDavid Collection 200 m mesafede, Özel yüzme havuzuna sahip otel, Kopenhag şehrinin merkezine yaklaşık 10 dakikalık yürüme mesafesindedir.

Copenhagen Admiral Hotel

Haritada gösterŞehir merkezi 1.5 km mesafedeAmalienborg Palace 300 m mesafede, Bu evcil hayvan kabul eden otel, Tivoli Bahçeleri’a çok da uzak olmayan Kopenhag şehrinin merkezinde yer almaktadır.

Copenhagen Island Hotel

Haritada gösterŞehir merkezi 1.7 km mesafedeVesterport Station 500 m mesafede, Deniz ürünleri yemekleri servis eden lounge tarzı restoran sunan otel, konuklarını Kopenhag şehrinin alışveriş bölgesinde ağırlamaktadır.